Otizm ve Down Sendromu, çocukları etkileyen en yaygın gelişimsel bozukluklardandır. Her iki durumun da bazı benzerlikleri olsa da birçok açıdan farklıdırlar. Her ikisi de kişinin iletişim kurma, sosyal etkileşimde bulunma ve günlük aktiviteleri gerçekleştirme yeteneğini etkiler. Ancak bunların nedenleri, özellikleri ve dışavurumları birbirinden farklı koşullardır. İkisi arasındaki temel farklara birlikte bakalım.
Nedenler ve Genetik Faktörler
Otizm, bir spektrum bozukluğudur; yani bireyleri farklı şekilde etkiler ve semptomlar hafif veya şiddetli olarak kişiden kişiye değişebilir. Ve genellikle erken çocukluk döneminde teşhis edilir. Otizmin genetik ve çevresel faktörlerin birleşiminden kaynaklandığına inanılmaktadır. Çeşitli genetik mutasyonlar ve varyasyonlar otizm gelişme riskine katkıda bulunabilir. Nörolojik faktörlere baktığımızda, beyin gelişimi ve beynin belirli bölgelerinde bağlantılarında farklılıklar otizmle ilişkilidir. Down Sendromu, trizomi 21 olarak bilinen 21. kromozomun fazladan bir kopyası olduğunda ortaya çıkan genetik bir hastalıktır. Bu kromozomal anormallik, gebelik sırasında ortaya çıkar ve çevresel faktörlerden etkilenmez. Bu nedenle, otizm genellikle erken çocukluk döneminde teşhis edilir, Down Sendromunun ise genellikle doğumda teşhis edilmesidir.
Fiziksel özellikler
Otizmli bireyler genellikle bu durumla ilişkili belirgin fiziksel özelliklere sahip değildirler. Otizm öncelikle davranışı, iletişimi ve sosyal etkileşimi etkiler. Down Sendromunda ise belirgin fiziksel özelliklere sahiptirler, genellikle düz bir yüz profili, yukarıya doğru eğimli badem şeklindeki gözler, kısa boy, kısa boyun, düşük kas tonusu, küçük kulaklar ve avuç içi boyunca tek bir derin kıvrım gibi tanımlanabilir.
Bilişsel ve Zihinsel Özellikler
Otizmli çocuklar, zihinsel engellilikten ortalamanın üzerinde zekaya kadar geniş bir yelpazede entelektüel yeteneklere sahip olabilirler. Bazıları düzensiz bilişsel profillere sahip olabilir, bazı alanlarda mükemmelleşirken diğerlerinde önemli zorluklar yaşayabilir.
Mesela, matematik, müzik, sanat veya hafıza gibi belirli alanlarda olağanüstü beceriler veya yetenekler sergileyebilir. Planlamada, sorumlulukları yönetmede ve dürtülerini kontrol etmekte güçlük çekerler. Rutinlerini değiştirmekte zorlandıkları için yeni görevleri tamamlama ve dikkatini bunlara yönlendirerek odaklanmada zorluklar yaşayabilirler. Tekrarlayan davranışlar, hareketler ve sınırlı ilgi alanları yaygındır. Birçoğu, ses, ışık, doku veya koku gibi duyusal tetikleyicilere karşı hassasiyet yaşar.
Down Sendromlu çocuklar
Down sendromu tipik olarak hafif ve orta derece arasında zihinsel engellilikle sonuçlanır. Ve bu durum genel bilişsel işlevlerini ve öğrenme becerilerini etkiler. Konuşma ve dil gelişiminde gecikmelerin yanı sıra öğrenme ve hafıza ile ilgili zorluklar yaşayabilir. Bu bireyler çeşitli davranışlar sergileyebilirken, genellikle otizmin karakteristik özelliği olan tekrarlayan davranışları veya kısıtlı ilgi alanlarını göstermezler. Dikkat süreleri daha kısadır, problem çözme ve uyum becerileri zorluk yaşadıkları diğer bilişsel özelliklerindendir.
Sosyal ve İletişim Becerileri
Otizmli çocuklar genellikle sosyal etkileşimlerde ve sosyal ipuçlarını anlamakta, ilişki ve iletişim kurmakta zorlanırlar. Down sendromlu çocuklar nispeten daha güçlü sosyal ve duygusal becerilere sahiptir, ilişkilerinde sıcak ve sosyaldirler, ancak yine de sosyal etkileşimlerde zorluklarla karşılaşabilirler.
Sağlık Sorunları
Otizmli kişilerde Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), anksiyete, epilepsi, mide-bağırsak sorunları ve uyku bozuklukları gibi durumlar görülebilir. Down sendromlu bireylerin, doğuştan kalp sorunları, solunum sorunları, işitme kaybı, tiroid rahatsızlıkları ve Alzheimer hastalığına erken yaşta yakalanma olasılıkları daha yüksektir.
Erken Müdahale ve Terapi
Her iki gelişimsel bozukluk için erken müdahale ve terapi, bireylerin önemli beceriler geliştirmesine ve yaşam kalitelerinin artmasına yardımcı olabilir. Bunlar, iletişim, sosyal beceriler ve davranış yönetimi, günlük görevleri ve öz bakımlarını bağımsız olarak yerine getirebilmeleri için gerekli olan becerileri geliştirmelerine odaklanır.