Kaygının panzehiri sakinlik değil; Güvenliktir!
Bazen kaygı dalgalarının altında nefessiz hissettiğiniz zamanlar olabilir. Kişiler, geçmiş deneyimler yoluyla kaygı spektrumunda yer alır. Bugünün kaygılı duyguları geçmişte doğmuştur ve kendilerini tekrarlamaya devam eder. Geçmişteki kötü deneyimleri tekrar yaşamamak için belirli bir gelecek arar insan. Ancak belirsizliklerle dolu gelecek, sizleri daha da güvensiz ve kapana kısılmış gibi hissettirebilir. Bu beraberinde bütün olasılıkları düşünerek her şeyi kontrol etme arzusunu ve mükemmeli bulmayı getirebilir. Ama mükemmeli bulmak ya da hata yapmamak hiçbir zaman mümkün olmadığı için o dalgaların altında daha da nefessiz kalır. Kendini bu dalgalardan kurtarmak için bulduğu çözümler onları daha da dibe çeker.
Herkes zaman zaman kaygı ve korku yaşar, doğuştan gelen bir şeydir. Evrimsel terimlerle, kaygı hayatta kalmamızın anahtarı olmuştur. Bunlar tehlikeyle başa çıkmamıza yardımcı olan normal ve yararlı insan duygularıdır.
Fakat milyonlarca insan terapi desteği almalarını gerektiren şiddette kaygı bozuklukları semptomlarını gösteriyor. Çarpıntı titreme, aşırı nefes alma, üşüme ve baygınlık hissi, yaygın görülen kaygı semptomlarındandır. Kaygı, “çok fazla” olduğunda, “çok sık” olduğunda “kaygı yaratacak bir durum yokken” bir sorundur ve bu kişilerin günlük yaşamlarını engellemeye başlar. Çünkü duygular davranışa dönüşerek genellikle olumsuz olan olası senaryoları düşünmeye veya sosyal izolasyona yol açabilir. Bu da kişinin aile ve arkadaşlarıyla olan ilişkilerine, akademik ve iş hayatına zarar verebilir.
Erken çocukluğa kadar uzanan deneyimlerden biriktirilen anılar ve bilgiler, sizin özdeşleştiğiniz “ben” yani egonuzu da etkilemektedir.
Geçmişte bunları öğrenmişseniz kendinizi kaygılı olduğunuz durumlarda yalnız ve güvende olmadığınızı hissedersiniz:
İhmal edilen, değer görmeyen ve sevilmeyen
Kendinize veya başkalarına güvenmek güvenli değildir diye düşünen
Problemlerde sorumluluk almayıp başkalarını suçlayan
En kötü senaryoları düşünen
Düşük öz saygıya sahip
Hep tetikte, nadiren sakin ve rahat
Kendi başına duramayan
Hep başkalarının desteğine ihtiyaç duyan ve onlar olmadan yalnız hisseden
Zor durumlarda harekete geçemeyen
Kriz anında çabuk tükenen
Kendinizin ve başkalarının olumsuz düşünceleri ve duygularını overthink yapan (tekrar tekrar düşünme) ve suçlayan
Kaygıyı kalıcı yapan sebep nedir?
“Neden ben? “
“Neden şimdi?”
“Neden hala devam ediyor? “ sorularını, yoğun kaygı yaşayan bireyler kendilerine sıklıkla yöneltirler.
Gelecekte kaygılandırıcı olayların olma olasılığı ve bu olayların korkunçluk seviyeleri o kadar fazladır ki, kişi bu olayları ve duyguları ileride deneyimleme ihtimallerini düşündüklerinde bunlarla baş etme yeteneklerini oldukça küçük görürler. Bu onları, uyaran veya tetikleyen olaylara karşı daha savunmasız hale getirir ve bu da kaygı ataklarını tekrar tekrar yaşamalarına sebep olur.
Kaygıyla başa çıkabilmeyi öğrenmeniz, zihinsel, fiziksel ve duygusal refahınızı koruyabilmemiz için oldukça önemlidir. Bu sizin daha sağlıklı ilişkiler yaşamanızı ve daha tatmin edici ve dengeli bir hayat yaşamanızı sağlar.
Peki, kişi kendini nasıl güvende ve emniyette hissedebilir?
- İlk olarak kendinize bu duruma bakmanın farklı bir yolu nedir? Sorusunu sorun.
- Her gün 30 dakika yürüyün. Sadece evinizden çıkmakla kalmıyorsunuz, aynı zamanda kafanızdan da çıkıyorsunuz.
- Şekerli gıdalardan uzak durmaya çalışın, kan şekerinizin yükselmesi duygusal dalgalanmayı beraberinde getirir.
- Etrafınızdaki biri mantıksız davrandığında, “Ben sebep değilim ve ben tedavi değilim” diye sessizce tekrarlayın.
- Öz farkındalığınızı artırmak için mindfulness/farkındalık pratiği uygulayın.
- Bardağın dolu tarafını gören hayran olduğunuz birini düşünün. Bir sorun hakkında kafanız karıştığında kendinize bu kişi ne yapardı diye sorun.
- İşinizi zamanında bırakın.
- Hafta sonu için eğlenceli bir aktivite planlayın.
- Ruh sağlığınız için iyi olan insanlarla vakit geçirin.
- Ve başardıklarınız üzerine düşünün, endişeleriniz ne kadar rahatsız edici olursa olsun, geçmişte kaygılı durumlarla nasıl baş ettiğinizi hatırlayın.